Kuru temizleme

Temizlik işlemlerinde kullanılan deterjanlar kirleri ortamdan uzaklaştırmak ve temizlik sonrası kullanımlarında iyileştirmeler yapabilmek için bir dizi kimyasal maddeye sahiptirler. Bunlar bazen tek tek, bazen işlerinden birkaçı bir arada bulunabilir. Başlıcaları -Yüzey aktif maddeler -Sertlik bağlayıcılar -Alkaliler -Kir çökelmesini önleyiciler -Optik ağartıcılar -Korizyon önleyiciler -Köpük düzenleyiciler -Enzimler -Parfüm -Dolgu maddeleri -Stabilizatörler -Akre maddeleri Şimdi bunları ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. YÜZEY AKTİF MADDELER: Deterjan molekülleri bir kafa ve bir kuyruk kısmı bulunan ve görünümleri kurbağa lavralarına benzeyen bir yapıya sahiptir. Bir ucu su tarafından çekilen, kir tarafından itilen; diğer ucu ise su tarafından itilen fakat yağ tarafından çekilen maddelere yüzey aktif maddeler denir. Yüzey aktif maddeler, suyun yüzey gerilimini düşürerek temizlik için gereken ıslanmayı sağlar. Kirlerin suda çözünen kısmı yüzeyden ayrılarak yıkama suyuna geçer. Oluşan boşluklarda kirler gevşer. Suda çözünmeyen kirler yumuşar, temizlemeleri kolaylaşır. Yüzey aktif maddeler, kirleri yapışmış oldukları yüzeylerden koparır. Deterjan molekülleri kirlerin etrafını kuşatırlar. Kirler topaklanıp küresel bir hal almaya başlayınca yüzeye temas eden kısımları azalır. Bu yüzeylere yüzey aktif maddeler yerleşir ve kirlerin koparılması kolaylaşır. Yüzey aktif maddelerin bir diğer görevi de kiri yıkama suyu içerisinde askıda tutarak tekrar kirlenmesini önlemektir. Bu kirler suyla birlikte ortamdan uzaklaştırılırlar. Kirler temelde 3 şekilde su içinde taşınırlar 1-Çözelti: Beklemekle ayrışmayan eşit dağılmış karışımlardır. Tuz, şeker gibi maddeler suyla temaslarında iyonlarına ayrışır ve suyun içinde tamamıyla çözünür. Çözünmüş kirlerin tekrar yüzeye çökmesi söz konusu değildir. 2-Süspansiyon: Suda çözünmeyen katı bir madde çok ince bir toz haline getirilip suda iyice karıştırılırsa saydam olmayan eşit dağılmamış bir karışım olur. Bunlara süspansiyon denir. Kararsızdırlar tane büyüklüğüne ve cinsine göre er geç ayrışarak çökerler. 3-Emülsiyon: su yağ gibi birbiri içinde çözünmeyen iki sıvı birlikte çalkalandığında saydam olmayan heterojen bir karışım oluşur. Bu karışım kendi haline bırakıldığında er veya geç iki tabaka halinde ayrılır. Yıkama suyu içerisinde süspansiyon ve emülsiyon halinde taşınan kirler kendi başlarına kararsızdır ve tekrar yüzeye çökebilir. Bunu kararlı ve sürekli hale getirmek için kullanılan maddelere emülgatör adı verilir. Yüzey aktif maddeler aynı zamanda emülgatördürler. YÜZEY AKTİF MADDELER Suda çözündüklerinde hidrofil uçlarının ortaya çıkarttığı iyonların niteliğine göre 4 ana gruba ayrılırlar 1-Anyon aktif maddeler: Suda çözündükleri hidrofil uçları anyon yani eksi yüklü bir iyon oluşturur. Deterjanlar genellikle anyon aktif maddeler içermektedir. Etkileri ve sudaki çözünürlükleri sıcaklıkla artmaktadır. Bir diğer özellikleri çok köpürmeleri ve su sertliklerinden olumsuz etkilenmeleridir. 2-Katyonik aktif maddeler: Sudaki çözeltileri katyon yani artı yüklü bir iyon oluştururlar. Temizlik gücü zayıf olduğundan yıkama maddelerinde kullanılmazlar. Hiçbir zaman anyon aktif maddelerle birlikte kullanılmaması gerekir. Kullanıldıklarında birbirlerini nötralize ederek çökerler ve özelliklerini kaybederler. 3-Noniyonik aktif maddeler: Suda çözündüklerinde herhangi bir iyon oluşturmazlar. Pahalıdırlar. Su sertliğinden etkilenmemeleri önemli özelliklerindendir. Aynı zamanda iyi bir yıkama maddesidir. Alkali ortamda temizlenmemesi gereken malzemelerin temizliğinde kullanılırlar. 4-Anfoterik aktif maddeler: Yapılarında hem anyon aktif maddelerin temizleme hem de katyon aktif maddelerin yumuşatma özelliğini taşırlar. Temizleme güçlerinin yüksek olmasına karşın yapılarının ve üretimlerinin karışık olması daha çok kozmetik sanayinde kullanılmasına yol açmıştır. SERTLİK BAĞLAYICILAR Temizlik ürünleri maliyetlerinde önemli bir yer tutar. Sudaki kalsiyum ve magnezyum tuzlarını bağlayarak temizlik üzerindeki olumsuz özelliklerini ortadan kaldırırlar. Özellikle çamaşır yıkamalarında, sudaki kirecin bağlanması önem taşır. En yaygın olarak kullanılanı sodyum trifosfattır. Su sertliğinin etkisi bir yıkamada anlaşılmaz ancak 15 yıkma sonrasında görülebilir. ALKALİLER Alkalinite bir ortamdaki hidroksil iyonlarının yoğunluğunu verir. Deterjan içindeki alkaliler yıkama ortamındaki OH- iyonlarının yoğunluğunu, dolayısıyla pH’ını yükselten maddelerdir. Kirler asidik olduklarından ve alkali ortamda daha kolay temizlendiğinden yıkama ve temizlik ortamları genelde alkali ortamlarıdır. •Alkalinite yıkama ortamında gerek kirin gerekse yüzeyin negatif elektrikle yüklemelerine dolayısıyla birbirini iterek kirin yüzeyden ayrılmasına yardımcı olur. •Alkalinite çamaşır yıkama ortamında pamuk, keten gibi doğal elyafların genişlemesine ve kabarmasına yardığından içlerine yerleşmiş kirlerin yıkama suyu ile temaslarını ve temizlenmelerini kolaylaştırır. •Alkalainite yağ türü kirlerde bulunan yağ asitlerini sabuna dönüştürerek temizler. Alkali maddelerin yıkama ortamında alkalitesini koruyabilmesi gerekmektedir. Buna tampon özelliği denir. Başlıca alkali maddeler sodyum hidroksit, sodyum karbonat – soda, sodyum silikat, sodyum meta silikat, sodyum trifosfat KİR ÇÖKELMESİNİ ÖNLEYİCİLER Yıkama ortamında yüzeyden ayrılan fakat suda çözülmeyen kirler son derece ufak parçacıklar halinde yüzey aktif maddeler ve STP’nin de yardımıyla baskıda tutulur, yıkam sonunda su ile birlikte ortamdan uzaklaştırılır. Bu etkiyi artırmak için deterjanlar kir çökmesini önleyici maddelerle takviye edilmişlerdir. Başlıcası CNC denilen karboksi metil selülozdur. Görevi temizlenen yüzeyi ve kirleri suyla çıkmayacak şekilde kaplamakve kirin tekrar yüzeye çökmesini önlemektir. OPTİK AĞARTICILAR İnsan gözü, renk olarak geniş bir elektromanyetik salınım tayfının dar bir aralığını algılar. Beyaz olarak görünen ışık 3 ana renk olan kırmızı, mavi ve sarı renklerin birleşmesinden ortaya çıkar. Optik ağartıcılar çamaşır üzerine düşen ve güneş ışığında %2-5 oranında bulunmasına karşın gözle görünmeyen mor ötesi ışınları emer ve bunları gözle görülebilen mavi renk tayfındaki floresans ışığına çevirerek yansıtır. Çamaşırlar olduğundan daha beyaz ve temiz görünür. Bu bir optik aldatmacadır, Ancak etkilidir. Piyasadaki hemen tüm deterjanlarda optik ağartıcı bulunmaktadır. Belli bir miktarın üzerindeki optik ağartıcının faydası yoktur.. bunların renkliler üzerinde bazı olumsuz etkileri de olmaktadır. KOROZYON ÖNLEYİCİLER Temizlik işlemlerinde kullanılan kimyasalların metal aksama zarar vermemesi istenmektedir. Yıkama ortamında slikatlar metal yüzeyler üzerinde kimyasal reaksiyona girmeyen ince bir film tabakası oluşturarak metalleri paslanmaya karşı korurlar. KÖPÜK DÜZENLEYİCİLER Elde veya açık makinelerde kullanılan yıkama maddelerinde köpük olması bir sakınca oluşturmaz. Hatta ürünün kullanım miktarını yeterli olup olmadığının bir ölçüsüdür. Ancak endüstriyel temizlik işlemlerinde aşırı köpük arzu edilmez. Mekanik etki olumsuz etkilenir, taşmalarla birlikte yıkama maddesi kaybı söz konusudur. En büyük sakınca ise durulamalarda problem yaratmasıdır. İyi bir kurulama yapabilmek için gereksiz su zaman ve enerji kaybına yol açar. Köpük düzenleyiciler bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için temizlik ürünlerine katılırlar. ENZİMLER Bir kimyasal reaksiyonu oluşturan hızını artıran ve reaksiyon sonunda değişikliğe uğramadan kalan maddelere katalizatör denir. Enzimler biyolojik katalizatör diyebileceğimiz protein molekülleridir. Enzimler seçici çalışırlar. Bazıları proteinleri bazıları yağları bazıları ise sadece karbon hidratları parçalarlar. Etkileri açısından 3 grupta toplanırlar. Protease: protein moleküllerini parçalar. Amylase: Karbonhidrat moleküllerini parçalar Lipase: yağ moleküllerini parçalar Enzimlerin etkili olabilmesi için •Yıkama suyu sıcaklığını 60 derecenin altında •Yıkama ortamı pH ının 9 civarında •Klorlu ağartıcısız ortamlarda çalışmalıdır. En önemlisi enzimlerin etkinliklerini 12-18 saat gibi uzun bir süre içinde gösterebilmesidir. PARFÜM Temizlenen malzemelere güzel bir koku vermek yıkama esnasında yüzeyden ayrılan kirin ısının etkisiyle ortaya yaydığı kötü kokuları örtmek amacıyla yıkama maddelerine parfüm eklenir. AĞARTMA MADDELERİ Ağartma maddeleri özellikle çamaşır temizliğinde vazgeçilmez olmakla birlikte yanlış kullanılmaları halinde çamaşırları en çok yıpratan ve ömürlerini kısaltan kimyasallardır. Ağartma maddeleri a-Bir çok leke türünü beyazlatarak çıkarmak b-Çamaşırları genel olarak ağartmak gibi iki temel görevi üstlenirler. Çamaşırlar yıkama maddeleriyle kirden temizlenir. Ağartma maddeleriyle lekeleri çıkarılır ve genel olarak beyazlatılırlar. Unutulmamalıdır ki ağartma hiçbir zaman iyi bir yıkamanın yerini alamaz. Kirleri beyazlatarak temizleyemezsiniz. Ağartıcılar temelde iki gruba ayrılırlar: a-Klor bazlı ağartıcılar Kalsiyum hipoklorit Sodyum hipoklorit Sodyumdikloroisosiyanürat b-Oksijen bazlı ağartıcılar Perborat Hidrojen peroksit KLOR BAZLI AĞARTICILAR Kireç kaymağı yıkama ortamına bol miktarda kalsiyum getireceği için çamaşır yıkamaları için çok uygun değildir. Sodyum hipoklorit ülkemizde kullanılan en yaygın ağartma maddesidir. Ucuz ve etkilidir. Dezenfeksiyon özelliği vardır. Ancak çamaşırlar için tehlikelidir. Üretim sırasında kullanılan sodyum hidroksit, klor gazı ve su ağır metal iyonlarından tamamen arındırılmış olmalıdır. Aksi halde bozuşarak içindeki aktif klorun azalmasına yol açar. Çamaşır suyu ile yapılan işlemlerde sıcaklık 45 dereceyi aşmamalı, aktif klor miktarı 350 mg/l civarında olmalı, tercihen birinci durulamada 7-8 dakikalık bir yıkama yapılmalıdır. Çamaşır üzerinde kalan klor ütü veya kurutma dolaplarında yıpranmaya ve sararmaya yol açar. Sodyumdikloroisosiyanürat: Pahalı olmasına karşın en güvenli klor bazlı ağartma maddelerinden biridir. Aşırı sıcak ve nem olmasa aktif klor seviyesini kaybetmeden uzun süre stabil kalır. Çok hızlı reaksiyona girerek çamaşır elyaflarını yıpratmaz. Klorlu ağartıcıların 60 derecenin üzerinde kullanılmaları tavsiye edilmez. PEROKSİT BAZLI AĞARTICILAR Sodyum perborat NaBO2.H2O2.3H2O Stabil bir ağartma maddesi olduğunda; organik maddeler, yüzeyaktif maddeler, parfüm vb ile reaksiyona girmediğinden tüm temizlik ürünleri içine kolaylıkla eklenebilir. Yıkama ortamında ısı ve alkalitenin etkisiyle hidrojen peroksit açığa çıkarak serbest kalan oksijen ile ağartma işlevini yerine getirebilir. Hatalı kullanımlarda çamaşırlar klora oranla çok daha az yıpranır. Gene günümüzde kullanılan bir çok kumaş boyasını herboratın ağartma etkisine dayanıklı olduğu tespit edilmiştir. Ters sonuçlarla karşılaşmamak için test yapılması tavsiye edilir. Ağartma maddelerini kullanırken şu noktalara dikkat edilir: - Direk çamaşır üzerine dökülmemelidir. Yıkama işlemi başladıktan 5 dk sonra ilave edilmesi tavsiye edilir. - Su sıcaklığının 60 derecenin altında olduğu yerlerde veya durumlarda klorlu, üstünde oksijenli ağartıcılar kullanınız. - Çok lekeli problemlerde dozajları artırınız. - Renkli çamaşırlarda klor bazlı ağartıcılar kullanmayınız. - Yünlü, ipekli gibi protein bazlı elyaflarda klor bazlı ağartıcılar kesinlikle kullanılmaz. - Klor bazlı ağartıcılar asidik ürünlerle kesinlikle bir arada kullanılmamalıdır. APRE MALZEMELERİ Başlıcaları yumuşatıcı ve koladır. Yumuşatıcılar: Çamaşırların elyaf yüzeyleri yıkama sırasında mekanik hareketin etkisiyle yapılarını kaybederler. Yumuşatıcılar daha önce de belirtildiği gibi katyonik aktif maddelerdir. Yıkanmış elyafın yüzeyine yerleşerek yüzeyi yeniden düzgün bir hale getirirler. Elyafı kabartırlar. Yıkama esnasında gerek sürtünmeden gerekse anyonik maddelerden kaynaklanan statik bir elektriklenme olur. Çamaşır yumuşatıcılarının bir diğer etkisi de bu statik elektriklenmeyi ortadan kaldırmaktır. Çamaşır yumuşatıcıları kullanırken - yumuşatıcının en son durulama suyuna ilave edilmesine ve sonradan durulama yapılmamasına dikkat edilir. - Çamaşırlarda özellikle havlularda sertleşme kireçlenmeden ileri geliyorsa yumuşatıcı kullanmanın bir faydası olmaz. - Uygun dozajın üzerinde yumuşatıcı kullanımını özellikle havlular üzerinde bazı olumsuz etkileri vardır. Havlular kaygan yapışkan bir hale gelir. Su çekme özellikleri azalır. Her gün yıkanan çamaşırlarda bir sonraki, yıkamaya aşırı miktarda katyon aktif madde taşınmış olur. Buda yıkama programını olumsuz etkiler.
Kıyafetlerinizdeki tüylenmelere "elveda" deyin! Bu yöntem bütün sorunu çözecek Hemen hemen herkesin ortak sorunu haline gelen kıyafetlerdeki tüylenmeden kurtulmak artık çok kolay. Bu yöntemle kıyafetlerinizi çöpe atmak yerine eski haline döndürebilirsiniz. Yayınlanma: 17:10 - 07.06.2023 Kıyafetlerinizdeki tüylenmelere Muhtemelen hepimiz bu sorunu yaşamışızdır. Giydiğimiz kıyafetler yıkandıkça zamanla aşınmaya başlar. Kıyafetinizi birkaç kez yıkadıktan sonra üzerinde tüylenmeler oluştuğunu görürüz. Bu tüylenmeleri yok etmek mümkün. Özellikle pamuklu kıyafetlerin üzerinde oluşan bu tüylenmeler yüzünden birçoğumuz kıyafetlerimi atıyoruz ve yenilerini alıyoruz. Her ne kadar zor olduğunu düşünseniz de kıyafetlerinizdeki tüylenmelerden kurtulmanın çok kolay bir yöntemi var. Hemen hemen hepimizin kullandığı bir kozmetik ürün sayesinde kıyafetlerinizdeki tüylenmeden kurtulabilirsiniz. Biz de sizler için bu basit yöntemi derledik. Saç spreyini deneyin! Bir bulaşık bezi alın ve bezin üzerine yaklaşık 10 santimetre uzaklıktan bol miktarda saç spreyi sıkın. Giysinizdeki tiftiklenmenin yoğunlaştığı noktaları ovmak için bezi kullanın. Bezle tiftiklenen noktalara saç spreyi ile düzgün bir şekilde ovun. Kısa sürede tüm tüylenmelerin tamamen kaybolduğunu fark edeceksiniz.


Kızılay Web Banner 468X060
Flag Counter




DMCA.com Protection Status

Copyright © By Hcekmen 2014 - 2024
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol